mihlama, muhlama, kuymak yoresine gore adi yapanin eline gore lezzeti farkli
''aksama yemegim yok''culardanim.. sonradan aklimiza ne gelirse, canimiz ne cekerse pisirip yiyoruz. BY'im ''bu aksam kahvalti mi yapsak'' dediginde tek dusundugum cayi hemen demlemek, gerisi kolay : ) bu sefer degisiklik olsun derken aklima minnak buzdolabimizda yer kaplayan misir ununu bitirme projem geldi.. ding ding derhal mihlama yapila, sofraya koyula..
annemden tarif almistim da uctu gitti bir kenara not etmeyince. neymis; soz ucar yazi kalir.. ilk kez pisireceksem mutfaga girmeden evvel cesitli tariflere bakip aklima yatani yapiyorum. bu kez tek tarife bakip uymaya gayret ettim..
bildiginiz mihlamalar gibi degil, karadeniz mihlamasi degil eldeki malzemelerle kuzey denizi mihlamasi oldu..
yendi mi? yendi.. bitti mi? bitti :)
malzemeler
yarim su bardagi misir unu
yarim su bardagi kaynar su
imansiz peynir (baktigim tarifte aynen boyle yaziyordu, isin eglenceli yani buradaki peynirlerin de, ''typical dutch'', ateist olduklarini dusunuyorum : )))
1 corba kasigi tereyag
yapilisi
tereyagini orta ile kisik arasi ayardaki ateste eritin
misir ununu ilave edip kavurun, yaklasik 5 dakika
kaynar suyu ekleyin (aman dikkat bu esnada tavanizdaki karisim coslayacak ve yuzeyi baloncuk baloncuk olacak)
tahta kasikla 3-4 dakika karistirarak kavurmaya devam edin
ardindan rendelenmis kasar peynirini goz karari ilave edin, illa olcu isterseniz yarim su bardagi da bu olsun hadi bakalim
kasar eriyip yagini salinca, karisiminiz macun haline gelince ya da yaklasik 3 dakika sonra mihlamayi ocaktan alip derhal ekmekle bandiye gecebilirsiniz..
afiyet olsunnnnn :)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder